Çareyi Müslümanlar olarak kendimizde aramak zorundayız. 2 Mayıs itibariyle İsrail tarafıyla İhracatı ve İthalatı tamamen kestik. Bundan sonra aynı kararlılıkla devam edeceğiz” dedi.
Bu yıl 28’incisi düzenlenen IBF Uluslararası İş Formu ‘İnsani ve İktisadi Boyutuyla Göç’ teması gerçekleşti. Forum Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katılımı ile gerçekleşti. Forumda yaptığı konuşmada her yıl yoğun katılım gerçekleştiren Filistinli Müslümanları forumda bu sene ağırlayamadıklarının üzüntünü yaşadığını belirten Bakan Bolat, “İsrail tarafından büyük bir soykırıma mazhar olan Filistinli kardeşlerimizin var olma mücadelesinden dolayı üzüntü yaşıyoruz. 50 bine yakın şehidimiz, 100 binlerce yaralımız var. Bu durumda batılı devletlerin demokrasi, özgürlük, hukuk, insan hakları, savaş hukuku gibi kavramları çokça dile getirmelerine rağmen iş Müslüman olunca ve Müslümanların acı çekmesi olunca üç maymunu oynadıkları üzülerek ve teessüfle gözlüyoruz” dedi.
Bakan Bolat sözlerine şöyle devam etti: “Çareyi Müslümanlar olarak kendimizde aramak zorundayız. Biz Türkiye olarak uluslararası platformlarda Filistin’in devlet olarak tanınmasını istiyoruz. İsraillin ise kınanmasını istiyoruz. Ateşkesin ise derhal kalıcı hale gelmesini istiyoruz. Oradaki savaş altında kalan kardeşlerimize yardımların en hızla ulaştırılması konusunda büyük bir gayret içinde yer aldık. Gazze’deki kardeşlerimize 86 bin ton yardım göndererek dünyadaki en çok yardım gönderen ülke olduk. Önce ticareti yüzde 33 boyunda yavaşlattık 9 Nisanda ihracatımızı kısmen durduk, 2 Mayıs itibariyle ise İsrail tarafıyla İhracatı ve İthalatı tamamen kestik. Bundan sonra aynı kararlılıkla devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“İslam dünyasıyla yaptığımız ticaret artık toplam ticaretimizin yüzde 26’sına ulaştı”
Türkiye yabancı yatırımlar için adeta bir yatırım ve güvenilir ticaret üstü haline geldiğini vurgulayan Bakan Bolat, “Rakam verecek olacaksak 5 bin 600 şirketten, 83 bin şirkete yükseldi. Uluslararası yatırımlarda ise 14 milyar dolardan 270 bin dolara yükseldi. İslam ülkelerinden gelen sermaye tutarı 2 milyarı doları geçmezdi şimdi ise 30 milyar doları aştı. İslam dünyasıyla yaptığımız ticaret artık toplam ticaretimizin yüzde 26’sına ulaşmıştır. Bunu daha da arttıracağız” dedi.
“Düzensiz göçü engelleyerek, düzensiz göçe müsaade etmeyerek göç konusunun, sosyal, iktisadi, insani şekilde yönetilmesini başaracağız”
Göçmenler konusuna da değinen Bakan Bolat, "Göç konusunun güvenlik, ekonomik, sosyal boyutları çok önemli. Göçmenlerle değil, göçle ve göçün sebepleriyle ilgilenmek ve göçün sebeplerini ortadan kaldırmak lazım. Hükümetimiz bu konuda gerek göçün sebepleri gerekse sosyal etkileri, ekonomik etkileri konusunda yoğun bir çalışma içinde. Başta İçişleri Bakanlığımız, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız olmak üzere önemli kararlar alındı. Ve düzenli göç olgusu; sosyal etkileriyle ilgilenmek, olumsuz etkileri ortadan kaldırmak, Türkiye ekonomisinin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücü bakımına göçü ele al gibi başlıklar altında bu çalışmalar yapılmakta. Göçün ekonomilere dinamizm getiren ve ekonomileri ateşleyen önemli bir özelliği var. 1961’de başta Almanya olmak üzere birçok Batı Avrupa ülkesinin, başta Türkiye olmak üzere misafir işçi statüsüyle alıp da sonradan ekonomilerine olan büyük katkıları gördükten sonra ikametle çalışmalarını desteklediği vatandaşlarımızın oradaki başarıları ortada. Hükümet olarak, çok daha güvenli bir şekilde, düzensiz göçü engelleyerek, düzensiz göçe müsaade etmeyerek göç konusunun, sosyal, iktisadi, insani şekilde yönetilmesini başaracağız” diyerek sözlerini tamamladı.